Orta Asya Yerli Göçebe Halkları Tarihi

https://yadi.sk/i/RE4PTsb1cRObsQ?fbclid=IwAR1plkbMvx69BnhQ0bvtcxiI3GEF9HZ7_ZsRbCw3HCaKGTR6NFUKi11G6wQ Avrupa Hun İmparatorluğu Ali Ahmetbeyoğlu | TÜRK TARİH KURUMU

“Etnik Yapı ve Kimiği Tanımlamak- Kuzeyli Göçebelerin Kuzey ve Güney Hanedanları Dönemindeki Budizm Himayeciliği” Makalesinden Seçme İfadeler Giriş: Türk tarihinin çok geniş olması sürekli vurgulanır. Doğrudur, Türk tarihi çok geniştir ancak Türk Tarihinde bir yığılma söz konusudur. Örneğin Hun tarihi çalışırken, Mete ve Çi-Çi dönemleri esas mesele olarak düşünülür. Ancak Hun Tarihi Mete ve Çiçi’den ibaret olmamakla beraber de oldukça geniş bir zaman dilimini ve coğrafyaları kapsamaktadır.  Bir diğer mesele ise Güney Hunlarının ve Moğol kökenli toplulukların Çin’e göçü ve Çin tarihinde getirmiş oldukları Budizm’dir. Bu meseleye daha önce Türkiye’de İslamiyet Öncesi Türk Tarihçiliğinin öncüsü olan Bahaeddin Ögel tarafından, Büyük Hun İmparatorluğu Tarihinin 2.Cildinde değinilmiştir. Fakat, Türkiye’de 2.yüzyılda başlayan(bknz Güney Hunları) ve 4. Yüzyıllarda daha belirgin hale gelip, Çin tarihini şekillendiren göç hareketleri, gerek aldığımız eğitimdeki derslerde, gerekse kiş

Batı Zhou Hanedanlığı (MÖ 1046-771) mezarından tavşan / tavşan yeşim oyması. C: P. Sheng Neolitik Çin’de Tavşan Neredeyse Evcilleştirilmiş Arkeologlardan oluşan bir ekip, tavşanın 4.900 yıl önce Çin’de neredeyse evcilleştirildiğini gösteren bulgularını açıkladı. Araştırmacılar, Çin’in merkezinde bulunan Loess Platosu’nda eski tarım yerleşim yerlerindeki kazıdan 54 tavşan kemiği çıkardı. Tavşanların izotopları üzerine yapılan bilimsel bir çalışma, yüzde 20’sinin çiftçiler tarafından yetiştirilen darı ile beslenerek yaşadığını ortaya çıkardı. Özellikle bir tavşanın diyeti, çiftçilerinkine o kadar benziyordu ki, hayvan bir süre ev ortamında, muhtemelen evcil hayvan olarak yaşamıştı. Çin’in kuzeyindeki Yangjiesha’daki Neolitik köy kazısı. C: Pengfei Sheng İnsanlar ve yabani hayvanlar arasındaki ilişki doğal olarak ortaya çıkmış olabilir. Yabani tavşanlar, ürünlere çekilerek sabit bir gıda kaynağı olarak kolayca bulunabilir. Zararlı olanı tolere ederek veya ortaklaşa yaşama

Sarı İmparator Sarı İmparator, veya Çince ismiyle 黃帝 (Huangdi) Çin geleneksel dininde bir ilah olarak kabul edilen ve Çin efsanelerinde ve yazılı kaynaklarda adı geçen bir Çin halk kahramanıdır. Günümüzde Çinlilerin atası olarak kabul edilir. Sarı İmparator'un efsaneye göre Çin'i MÖ 2852'den MÖ 2070 yılları arasında yöneten "Üç Hükümdar ve Beş İmparator" dan biriydi. Çin efsanelerine göre Sarı İmparator, o zaman dağınık halde bulunan Çin kabilelerini yaptığı savaşlar sonucu (Banquan ve Zhuolu muharabeleri) ilk defa birleştirmiştir. Kendisi hakkındaki ilk yazılı kaynaklar MÖ 5.yüzyıl'dan MÖ 221'e kadar süren ve "Savaşan Devletler Çağı" olarak bilinen dönemden kalmaktadır. Sarı İmparator figürü, Özellikle bu çağda çoğu yerel yönetici ve savaşçı tarafından büyük değer görmüş ve benimsenmiştir. MS 3.yüzyılda yaşamış Çinli tarihçi Huangfu Mi'ye göre Sarı İmparator, Fen Nehri kıyılarında, günümüzde Qufu adındaki şehrin yakınlarındak

Çin kaynakları Hun Türkleri'nden bahsederken Hakan'ın her sabah çadırdan çıkıp güneş için Gök Tanrı'ya dua ettiğini ve akşam olunca da batan güneşi uğurlayıp doğan ay için niyaz ettiğini yazar. Bugün hala Tunceli'de yaşlılar bu inancı devam ettirmekte sabahları güneşi karşılayıp duasını etmektedirler. Türk Kültüründe ki Güneş ve Ay kültü Alevilikte Ay Ali'dir Gün Muhammed betimlemesi ile devam etmektedir. Tarihte ve Bugün Şamanizm Abdülkadir İNAN Türk Tarih Kurumu Türkmen Aleviler

Antik Çin alnı zırhı. P1、 2: batı Hanedanı, P3、 4、5、6、7: Kuzey Hanedanı, P8、 9: Beş Hanedan ve On Krallık.

Dian krallığı Bronz Antropoetik XIV, hayır. 1 Yaz 2008 Çin ' in çevresinde Antik İnsan Kurban Herbert Plutschow Uluslararası İnsanlık Dekanı Josai Uluslararası Üniversitesi Japonya plutscho@humnet.ucla.edu plutscho@humnet.ucla.edu Bu bronz gemi, konumu ve yaklaşık tarihi, Çin 'in güney-batı Çin' de Batı (ayrıca Eski) Hanedanı (MÖ 206-25 CE) insan kurbanının devamını gösteriyor. Kong Fuzi ' nin öğretileri insan kurbanını eskimiş hale getirdiğinden beri beş asır geçti ve devlet düzeyinde insan fedakarlığına dair hiçbir kanıt olmadan birkaç asır geçti. Konfüçyüslük, görgü kurallarına, ritüel bilgiye ve öğrenmeye dayalı sosyo-politik felsefeci, devlet artık siyasi otorite ve sosyal uyum sağlamak için kan kurbanına ihtiyacı kalmadığı için insan kurbanını eski haline getirmiştir. Ancak hayvan kurbanları, 1911. yılında Çin ' in yıkılmasına kadar önemli bir imparatorluk töreni olarak devam etti. Bu gemi Çinli olmayan etnik grubun kralları tarafından yapılmı

Moğolistan 'da Mörön' e yakın geyik taşı sitesi. Geyik taşları muhtemelen MÖ 1000 civarında Bronz Çağı göçebeleri tarafından dikilmişlerdir ancak Cimmerya taşı stelae-Kurgan stelae hakkında daha fazla araştırma yapılmalıdır. Daha sonraki kültürler genellikle kendi mezar tepelerinde (kheregsüürs olarak bilinen) taşları ve başka amaçlarla yeniden kullanmıştır. Modern vandallar da taşları kirletti, hatta yağmaladı. 1892 yılında V.V. Radlov Moğolistan ' da geyik taşları çizim koleksiyonu yayınladı. Radlov ' un çizimlerinde taşlar üzerindeki geyik görüntülerinin yanı sıra yerleştirildikleri ayarları da gösterdi. Radlov, bazı durumlarda bir mezarın duvarlarını öneren desenlerde taşların belirlendiğini, diğer durumlarda ise geyik taşlarının ayrıntılı dairesel desenlere yerleştirildiğini, bilinmeyen öneme sahip ritüellerde kullanılmasını önerdiğini gösterdi. 1954 yılında A.P. Okladnikov, 1856 yılında D.P. Davydov tarafından Irkutsk Devlet Tarihi Müzesi ' nde sergi

Çin’de 8000 Yıllık Pirinç Tarlası Bulundu Çin’de, 8.000 yıllık, bugüne kadar bilinen en eski pirinç tarlası bulundu. Çin’in doğusundaki Ciangsu eyaletinin Sıhong vilayetindeki neolitik dönem yerleşiminde keşfedilen pirinç tarlası, yaklaşık 100 metrekarelik bir alanı kaplıyor. Nanjing Müzesi sözcüsü, çeltik tarlasının 2015 yılı Kasım ayında bulunduğunu açıkladı. 2016 yılı Nisan ayında ise, 70’ten fazla akademisyenin katıldığı bir seminerde, arkeoloji enstitüleri ve müzeler, buranın dünyanın en eski ıslak pirinç tarlası olduğu sonucuna vardı.   Enstitüden araştırmacılar, 8.000 yıllık pirinç tarlasının farklı şekillerde ikiye ayrıldığını ve her bir parçasının yaklaşık 10 metrekare olduğunu belirtti. Araştırmacılar pirinç tarlasında ayrıca karbonlaşmış pirinç bularak radyokarbon testi yaptılar ve tarlanın 8.000 yıllık olduğunu kanıtladılar. Buradaki toprağa defalarca pirinç ekildiği de bulgular arasında yer alıyor. Çin’de, bu dönemlere tarihlenen pirinç kalı

Çin kedisi. Bu Çin kedisi nadir görülür çünkü Çin sanatına adanmış sergi güncellemeyi bekliyor. 2006 ' te muhteşem bir ′′ Sonsuza kadar donmuş buz ′′ sergisine katıldı. Devlet Ermitaj toplantısında dağ kristalleri ", ve birkaç yıl önce Ermitaj Kedisi Günü için günlük serginin baş kahramanı oldu. Şimdi tekrar karşınızda! Oturan kedi heykeli. Çin. Qing Hanedanı (1644-1911). Dağ kristalleri. Oyma, polisaj. 17,7 × 12,8 × 10,5 cm Geliyor: 1925, E.W. Shuvalova toplantısından. İnv. Lo-197 numarası

Atamız Ok+Uz Kang (Okuz Han) mandarincesi Zhou hanedanlığından Zhou Wu Wang, MÖ 1100-1050 yıllarında Tanrıdan kut aldı . Bu kut alınmasını Zhou hanedanlığı yani Okuz HAN aile boy tamgası ve hanedanlık tamgasında görmekteyiz: 1) "王" Kang tamgası Uz Kang (Wu Wang) ın Tanrıdan kut almasını tasvir eder. Aslında Ay(Yeryuzu) ve Tian(Tan) Tamgasından oluşan ve Tanrının yeryüzündeki temsilcisini belirtir. 2) 周 Zhou(Tsou-Tuk(j)ue) hanedan tamgası Kang tamgasına benzer olarak Ay ve Kun  tamgalarrından oluşur. Ay burada yeryüzünü temsili ve Kun(Güneş) ise Tek Tanrının varlığını temsil eder. Aslında 周 Tamgası Tsou Tujue die de okunabilir lakin bu çıkar çevrelerine dokunduğu için görmezlikten gelinir. Görüldüğü üzere Okuz Turk boyları Tanrıdan kut almış ve Dünyaya nizam verici olarak Yaradan tarafından görevlendirilmiştir. Dunyaya nizam vermiş, azmış kavimleri dize getirmiştir. Yazıyı, milletleşmeyi ve kültürünü dünyanın değişik yerlerine yaymıştır. iskandinavyadan mısıra, almanyad

Umay Türkeş Günay, Türklerin Tarihi

Göktürk Kağanlığını kuran sülaleye ait kalıntılar bulundu Moğolistan'ın Şivet Ulan bölgesindeki arkeolojik kazılarda, Göktürk Kağanlığı'nın kurucu boyu olduğuna inanılan Aşina Kağan boyuna ait damgalar, balballar ve arslan heykelleri bulundu. Uluslararası Türk Akademisi (TWESCO) Başkanı Darhan Kıdırali, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2014'ten beri Moğolistan'da kazı çalışması yaptıklarını, Şivet Ulan bölgesinde bazıları Aşina (Asena / Asen ve Açina olarak da telaffuz ediliyor) sülalesine ait birçok arkeolojik buluntunun ortaya çıktığını söyledi. Önemli buluntuların Bilge Kağan ve Kültigin Anıtları'na yakın Nomgon bölgesinde keşfedildiğini ifade eden Kıdırali, "Bu yıl ilk çalışmamızda oradan bir kağana ait olduğunu tahmin ettiğimiz buluntular çıktı. Çok sayıda balbal taş, taşlarda Aşina Kağan sülalesine ait damgalar, aslan ve onun iki yavrusunun heykeli var." dedi. Kıdırali, heykellerin bugüne kadar nadir bulunan buluntular olduğuna d